Düzce’nin Yeni Valisi Kim? Sözcüklerin İzinde Bir Dönüşüm Öyküsü
Bir edebiyatçı olarak inanırım ki her atama, yalnızca bir bürokratik değişim değil; anlatıların yeniden şekillendiği, kimliklerin yeniden dizildiği bir eşiğdir. Kelimeler, seçildiği bağlamda bir şehri yeniden kurar. İşte bu yüzden “Düzce’nin yeni valisi kim?” sorusunun yanıtı, yalnızca resmi bir başlık değil; bu ilin hikâyesinde yeni bir sayfanın açılması demektir.
Yeni Vali: Selçuk Aslan
10 Ağustos 2023 tarihli Resmî Gazete kararnamesiyle Düzce Valiliği görevine atanan kişi Selçuk Aslan olmuştur. :contentReference[oaicite:0]{index=0}
Valilik resmi sitesinde yer alan özgeçmiş bilgilerine göre:
– 1978’de Kırşehir’de doğmuştur. :contentReference[oaicite:1]{index=1}
– Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamlamış; yüksek lisansını “Sosyal Yapı ve Sosyal Değişme” alanında yapmıştır. :contentReference[oaicite:2]{index=2}
– Kamu görevlerinde; kaymakamlık, müfettişlik ve merkezi yönetime bağlı çeşitli sorumluluklar üstlenmiş; 2023’te Düzce Valisi olarak atanmıştır. :contentReference[oaicite:3]{index=3}
Bu atama sadece bir görev tayini değil; Düzce’nin hikâyesine yeni bir koldurma eklenmesidir.
Karakterler, Metinler ve Edebi Temalar Arasında Vali Figürü
Bir romanın kahramanı gibi, vali de şehrin sahnesine çıkar. Yerel söylemler, kent belleği ve kamu beklentileri onun metnini redakte edecektir. Selçuk Aslan, şehrin “ana karakteri” haline gelir — iyi yönetim umutları, eleştiriler, beklentiler bu metnin unsurları olur.
Edebi bir temayla düşünürsek, Düzce bir kent romandır; her mahallesi bir bölüm, her sokak bir sahne, her seçmen bir okuyucudur. Vali bu romanın başkahramanı ya da yönlendiricisidir.
O, kentteki güç dengelerini, hizmet anlayışını, iletişim dilini tayin eder. Bu anlamda, vali pozisyonu bir anlatının yönetmeni gibidir: hangi ton kullanılacak? Hangi karakterler sivrilecek? Hangi çatışmalar çözülmeye çalışılacak?
Selçuk Aslan’ın geçmiş görevleri, bu anlatının “önceki bölümlerine” göndermeler taşır. Kaymakamlıklar, müfettişlik, kamu krizleri yönetimleri… Bunlar, karakterin temellerini kuran backstory’dür. (Her görev bir sahneydi, her saha bir sınav.)
Semboller, Beklentiler ve Kente Dair Söylemler
Yeni bir vali sahneye çıktığında şehir gözünü ona çevirir. Oysa semboller sessiz ama güçlüdür: valinin ilk konuşması, “düzcelilere seslendim” başlıklı mesajları, valilik binasının mimarisi, lokal ziyaretlerde tercih edilen mekanlar… Tüm bunlar, yönetim dışı bir anlatıyı taşır. [1]
Sözcükler, bu sembollerin gölgesinde titreşir. “Valilik sizindir” gibi söylemler, halkla kurulan anlatısal bağı güçlendirir. Yeni vali, kentle yazılı bir diyalog kurar; her imza, her açıklama bir metin parçasıdır.
Metinlerde Dönüşüm: Bekleyiş, Gerilim, Kararlılık
Her vali ataması, bir beklenti metni doğurur. Halk “acaba nasıl olacak?” der; gazeteciler “ilk icraatları ne olacak?” sorusunu sorar. Bu beklenti metni, eleştirilerle, umutlarla, sabırsızlıkla örülür.
Yeni vali, bu metni dönüştürmek zorundadır. Beklenti metnini hayal edilen metne dönüştürme gücü onun “aktif anlatıcı rolüdür.”
Kent halkı, yıllardır yazılmış bir hayal romanı okuyordur; yeni vali bu romanın sayfalarını eline alır ve yeniden yazmaya başlar. Eğer dili iyi seçerse — şeffaflık, adalet, katılım gibi tema sözcükleriyle — metin dönüştürülebilir.
Kelimelerle Kurulan Kent: Düzce’nin Hikâyesi
Kent yöneticisi söz söyler; şehir onu yankılar. Yeni valinin kullandığı sözcükler, kent belleğinde iz bırakır: “gelişim”, “hizmet”, “istihdam”, “şeffaf yönetim”… Bu kelimeler, halkın zihninde yeni bir metin yaratır.
Ancak bu metin, yalnızca valiyle yazılmaz. Halkın tepkisi, eleştirisi, beklentisi bu metni koordine eder. Yöneticinin edebi gücü, yalnızca yazdığı kelimelerde değil; halkla kurduğu etkileşimde saklıdır.
Yeni vali, kent şiirinin bir dağıtıcısıdır — her karar, her protokol, her proje bir mısradır. Eğer kelime ve eylem armonisi yakalanırsa kent, yeni bir edebî şarkı söyler.
Sonuç: Atama Değil, Yeni Bir Romanin Girişi
“Düzce’nin yeni valisi kim?” sorusuna verilen yanıt — Selçuk Aslan — aslında bir başlangıçtır. Bu atama, şehir metninin yeni bir bölümüdür.
O artık karakterlerden biridir; beklenen kahramandır; çatışmalarla sınanacak, umutlarla güçlü kılınacak bir figürdür. Edebiyat perspektifiyle bakarsak, her vali ataması bir roman başlangıcıdır; kent halkı, bu romanın okurudur ve aynı zamanda yorumcusudur.
Okuyucuya Davet:
Sizce Düzce kent romanı hangi temalarla ilerleyecek?
Yeni vali figürünün anlatısında hangi sözcükler öne çıkmalı?
Kendi memleketinizde benzer bir atama olduğunda, anlatı nasıl değişti?
Yorumlarda edebî çağrışımlarınızı paylaşın — belki de her kent, kendi romanını yazmayı bekler.
—
Sources:
[1]: https://www.memleketimduzce.com/haber/yeni-vali-selcuk-aslan-duzcelilere-seslendi-valilik-sizindir-4908.html?utm_source=chatgpt.com “Yeni Vali Selçuk Aslan: Düzcelilere Seslendi; Valilik Sizindir!”